top of page
Ara
Mehmet Civan Aslan

Gece Gezintisi

Ayaklarımı sürüdüm kara asfalt üzerinde

Kalkmayan topuklarıma sövdüm

Silikleşen algıma hayret ettim bilmem kaçıncı sefer

Kediyle muhabbet ettim azıcık

-Kola ve çekirdeğe pek de sıcak bakmadı-

Ferhat’ın dağını küçümsedim bir çakıl taşında

Arındım anlamsız ciddiyetimden

Aptal bir espriye kahkaha patlattım ve ardından birine daha

Cismimi yadırgayıverdim bir yol ayrımında öyle ayak üstü

Varlığımın sınırlarına eriştim, ne yapacağımı şaşırdım

Cam şişenin dibinde bıraktım bıkkın başımı

Kokusu midemi bulandırdı

Seslerin eksikliğini işittim

Hasreti işittim, suçluluğu, çokça yanlızlığı

Bilmezden geldim kendimi

 

 

Koca bir yudum içtim maden suyumdan

Kaldırım taşlarında öyle sere serpe gövdem

Güneşin takıldığı bulutlara dua ettim

Bacağıma konan sineği kovmaya uğraştım

Tükendi kollarımda takatim, boşverdim

İlk dökülen yaşım çevresinde bir tur daha attım

İnsanlık vurgunumu çarptım Tanrı’nın yüzüne. Hatırlamadı beni.

 

 

Bir dua sızdı çatlayan dudaklarımdan, havada kaldı

İçtiğimin sorumluluğunu attım üzerimden

Temiz havayı çektim içime, birkaç adımlık can buldum

Bir direğe vurdum omzumu

Eğdim başımı, baş dönmemin durulmasını bekledim

Yerleri izledim uzun uzun, acele etmeden

Çömeldim, iyice yakınlaştırdım baygın gözlerimi

Kaldırımın taşlarının arasından isyana baş veren otu kıskandım

Söküp attım, boyunun hep kısa kalacağını fark edemeden

Hatıramda tanıdık bir türkü çalındı

Tamburanın çocukluğumda titreyen telini aldım

Boynuma doladım lazım olursa diye

Sönmüş lambaların arasında saklandım kendimden

Sapmadım ışıklı sokaklara

Önümde korkum, ardımda sancım, tohumumda Adem’in günahı

 

 

Tabanlarımdan çıkan sese kulak verdim sessizlikte

Şöyle derince bir esnedim

Varımı horladım alakasız bir şiirde

Evime doğru yol aldım, evim denirse

Kapıda bıraktım fikrimi, benim denirse

Bir köpeği sevdim girmeden içeri, o hatırlar belki diye

Geri çeviremedim sarılma isteklerini soğuk duvarların

Narin bir ninni tutturdum aksak adımlarımda

Başımı koydum yastığa

İnce tellerimin okşandığını hissettim bir an

Gözlerimi aralamaya zahmet etmedim

Tanıdık bir yüz geldi hatırıma

Gözlerimi ıslattım bir parça

Eklemlerimi çözdü zorla parmakların sıcaklığı

İlk kez sustu zihnim bütün gecede

Kalp atışlarım yavaşladı

Unuttum kimi düşündüğümü

Uykuya direnişim tükendi

Adım fısıldandı

Gülümsedim, gülümsedim.

 

 

 

 

 

 


0 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Buradan

Sizin olsun

Zincir

留言


© Copyright
bottom of page